Son günlerde ülkemizde garip şeyler oluyor. Görülmemiş bir elektrik kesintisi, çağlayan saldırısı, Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı… Peki bunların ülke ekonomisine zararı ne oldu? Elektrik kesintisi nedeni ile iş dünyası büyük bir darbe yedi. Polis bu saldırılar nedeni ile aciz gösterilmek istendi. Fenerbahçe otobüsünün kurşunlanması ile de hükümete karşı bir isyan başlatılmak istendi.
Son Günlerde Yaşananlar
Son günlerde ülkemizde garip şeyler oluyor. Görülmemiş bir elektrik kesintisi, çağlayan saldırısı, Fenerbahçe otobüsüne yapılan saldırı… Peki bunların ülke ekonomisine zararı ne oldu? Elektrik kesintisi nedeni ile iş dünyası büyük bir darbe yedi. Polis bu saldırılar nedeni ile aciz gösterilmek istendi. Fenerbahçe otobüsünün kurşunlanması ile de hükümete karşı bir isyan başlatılmak istendi.
Malum seçimler yaklaştı. Bu seçimler de Türkiye tarihi için büyük önem taşıyor. Seçim öncesi de ülkenin istikrarının bozulması için herkes elinden geleni yapıyor. Bu güne kadar bir çok kere ülke ekonomisi ve ülke birliğinin yıkılması için çalışmalar yapıldı. Bunlardan başarılı bir sonuç alınamadı. Hatta yapılan bu eylemlerden her seferinde hükümet daha da güçlenerek çıktı. Seçim sonucunu şimdiden gören yabancı yatırımcılar ise şimdiden he yeri satın almaya başladı bile. Yabancı yatırımcıların hisse senetlerine 200 milyon dolar yatırdılar stokları 52 milyar dolara ulaştı bile. Yabancıların şu anda bizde 97 milyar liralık bir portföyü bulunuyor. Daha seçimler bile yapılmamışken bu rakam sizce de çok yüksek değil mi?
Yabancı yatırımcılar bu kadar yüksek bir parayı seçimlerden Ak Parti’nin tek başına iktidar olarak çıkacağını bildikleri Türkiye’de tutuyorlar. Çünkü iktidar aynı kalırsa kazanacaklarını da biliyorlar. Şu anda ülkemizde yapmaya çalışılan kaos ortamının da gerçekleşmeyeceğine inançları tam. Yabancı yatırımcıların bu konuda en ufak tereddütleri olsa çoktan bu ülkeyi terk etmişlerdi bile.
Cumhurbaşkanı halk oyları ile seçilmeye başladığından bu yana Türkiye’de yepyeni bir devrin de kapıları açıldı. Muhalefetin hiçbir söz hakkı, hiçbir etkisi kalmadı. Hala onlar Cumhurbaşkanının 400 milletvekili talebine takılı kalmış durumdalar. Ama birinin onları Erdoğan’ın 12 yıl Ak Parti’nin genel başkanlığını yapmış olduğunu hatırlatması gerekiyor. Cumhurbaşkanın istediği sonuca ulaşacağından da hiç şüpheniz olmasın. Bu güne kadar yaptıkları bundan sonra yapacaklarının teminatı değil mi zaten?
