1 Kasım seçimleri için aday listesini dün YSK'ya gönderen AK Parti'de Ali Babacan,yeniden Ankara'dan aday gösterildi.Ali Babacan'ın bu adaylığı piyasalara doping yaptı.Dolar hafif gevşedi,74 bin seviyesinde zayıf ve güçsüz hareket eden BİST-100 endeksi, 75 bin'e yükseldi. Dün AK Parti aday listeleri Yüksek Seçim Kurulu’na verildi ve sürprizlerden biri, parti üst yönetiminin Ali Babacan’ı Ankara’dan yeniden aday göstermesiydi. Bu haberin duyulmasıyla birlikte borsaya ciddi alımlar geldi. Haber öncesinde 74 bin seviyesinde zayıf ve güçsüz hareket eden BİST-100 endeksi, haberle birlikte bin puanlık artış yaparak 75 bine yükseldi. Bu arada dolar 3 TL’nin üzerindeyken, 2.98 seviyelerine kadar geriledi. Piyasalar Ali Babacan’ın yeniden aday gösterilmesine sevindi ama Babacan’ın bunu kabul edip etmediğini bilmiyoruz. Bildiğiniz üzere son günlerde Babacan ekonomik büyümenin parasaldan geldiğini ve gerekli yapısal reformların yapılamadığını söyleyerek önemli bir eleştiride bulunmuştu. Her ne kadar bu konuda “Sen 13 yıldır iktidardaydın şimdi mi görüyorsun” ya da “Şimdi mi söylüyorsun” tarzında eleştiri yapanlar olsa da bu eleştiriyi yapanlar konuya vakıf değiller. AKP için çok önemli adım Yapısal reformlar Ali Babacan’ın yetkisinde olan ve tek başına yapabileceği bir iş değildi. Yapısal reformlar tam anlamıyla bir hükümet işiydi ve yasaların çıkarılması gerekiyordu. Babacan, veri şartlar içinde ekonominin yeni krizlere girmemesi için elinden gelen her şeyi yaptı. Ekonominin çok ısındığını gördüğünde hiç de popülist olmayan önlemleri almakta tereddüt etmedi. Eğer yabancılar Türkiye’ye zamanında akın akın gelmişlerse, bunda Babacan’ın payı çok büyüktür. Her zaman gerçekçi değerlendirmeler yaptı ve tüm dünyaya ciddi bir güven verdi. Ayrıca “koltuk gitti eleştirilere başladı” argümanı da kabul edilebilir değil. Bunu söyleyenler Babacan’ı hiç tanımıyorlar. Bakan iken söylediğiniz her şeyin ülkeye ciddi maliyetleri olur ve konuşmanızı sınırlamak zorunda kalırsınız. Çünkü bakan bir şey söylediği zaman ileride yapılacak işler konusunda bir sinyal olarak algılanır. Ama bakan değilseniz, piyasalar ve ekonomi bunları sizin kendi görüşünüz olarak algılar. Bu aşamada, AKP kendisi için doğru olanı yapmıştır. Fakat madalyonun bir de öbür yüzü var. İnsan, “Babacan, son günlerdeki eleştirisel konuşmalarını kesmek ve susturmak için mi aday gösterildi” diye sormadan edemiyor. Babacan’a benzer şekilde son günlerde Mehmet Şimşek de ciddi uyarılarda bulunmuştu. Eleştirilerinin hepsinde haklıydı. Bugüne kadar başarılı bir Maliye Bakanlığı dönemi geçirdi. Acaba yeniden milletvekili adayı gösterilir mi denilirken, aday olarak açıklanması AKP için çok olumlu bir adımdır. Çünkü bu insanların ciddi bir kurumsal hafızası bulunmaktadır. Ayrıca ekonomi öyle, tecrübesiz ve toy inşalara bırakılacak bir konu değildir. Yeniden hükümet olurlarsa AKP acaba bu insanları yeniden ekonominin başına getirmek için mi aday göstermiştir yoksa seçimde oy oranını yükseltmek için mi? Bu sorunun cevabı bana göre çok açık. Ne Babacan’a ne de Mehmet Şimşek’e AKP’nin tek başına iktidarı durumunda ekonominin yönetiminde görev verileceğini düşünüyorum. İhtimal sıfırdır. Çünkü başta Sayın Cumhurbaşkanı ve etrafındaki ekonomiyi yönetmeye çok hevesli olanların hepsinin ekonomiyi yönetme anlayışları Babacan ve Şimşek’in anlayışlarının 180 derece zıddıdır. Sadece seçmene mesaj olma ötesinde bir anlam taşımıyor.Bugün