İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Makine Mühendisliği Fakültesi’nde üçüncü sınıfa gelip, Yanlış yerdeyim, benim ne işim var burada, diyen öğrenci tanıyorum. İyi ama, çöpe atılmış bir üç yıl var. Belki de çöpe atılmış değildir de, o üç yıl başka yanlışlar yapılmasını önlemiştir; o durumda da kaybedilmiş bir şey yok sayılır. Dışarıdan bakınca üç yıl yanlış yerde bulunulduğu da görülüyor. Hemen burada şunu söyleyeyim: on yıl de geçse, yanlış verilmiş bir karar varsa, o karardan dönmekten yanayım.

Olan oldu, biçiminde düşünmeye inanmam; hiçbir zaman, hiçbir şey için geç değildir. Yanlışın neresinden dönülürse o kadar doğru bir iş yapılmış olur. Ertelemeler hayatı daha geri dönülemez açmazlara sokar.

Çok geç olmadan yeni planlamalar yapmak daha akılcıdır. Peki doğru kararı nasıl veririz? İşte on yedi-on sekiz yaşındaki gencin o doğru kararı vermesi çok zor. Kim yardımcı olacak ona? Açıkçası, okul, rehber öğretmen, eğitim danışmanı, vd. değil; onlar ancak teknik yanları anlatabilir. İş gene anne babaya düşer. Çocukla iyi ilişkiler kurulmuş ve çocukta belli bir bilinç oluşturulmuşsa, bu kararı almak kolay olur. Ama her şey üstünkörü gelmişse, bu kararda da sıkıntılar yaşanacaktır.

Editör: TE Bilisim