Son günlerde yaşanan terör olayları nedeniyle Türkiye'nin önemli şehirlerinde sokaklar bom boş bir duruma aldı. İşte o şehirlerden olan İzmir'de sokakların son hali.


Ankara Kızılay ve İstanbul İstiklal Caddesi’ndeki patlamaların ardından yaşanan korku nedeniyle İzmirliler de eve kapandı. AVM’lerde ziyaretçi sayısı yarı yarıya düşerken, restoran ve kafelerde de masalar boş kaldı. Kentin en işlek caddelerindeki kalabalık yerini sessizliğe bıraktı. İzmir’de AVM’lerde özel güvenlik çalışanlarının sayısı iki kat artırılırken, AVM içinde sivil polisler dolaşmaya başladı. İzmir Emniyet Müdürlüğü görevlileri tarafından, AVM’lerin özel güvenlik görevlilerine eğitim verildi. AVM’ye giren otomobiller dedektörlerle arandı.



"KORKMAK TERÖRE TESLİM OLMAKTIR"

İzmir Ticaret Odası 42’nci Restoran, Kafe ve Eğlence Yerleri Grubu Meclis Üyesi olan kentin en işlek yerlerinden Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ndeki Altınkapı Restoran’ın sahibi Cüneyt Altınkapı, hafta sonu müşteri sayısının yarı yarıya düştüğünü belirterek, "İnsanlar tedirgindi ancak korkmamak lazım. Biz nasıl korkmadan işyerlerimizi açıyorsak insanlar da sokağa çıkmalı. Bize gelmeleri şart değil ama eve kapanmamalı. Birlik olmalı, teröre prim vermemeliyiz" dedi.



Kordan’daki Deniz Restoran’ın sahibi Ercan Çelikkaya, masaların yarısının boş kaldığını vurgulayarak, "İş hacminde çok ciddi düşüş oldu. Terörün istediği de bu. Korkarak teröre koz veriyoruz. Korkmak teröre teslim olmaktır" dedi.



"ZATEN TERÖRÜN YAPMAK İSTEDİĞİ BU, İNSANLARIN YAŞAM KALİTESİNİ BOZMAK"

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, terör nedeniyle tedirginliğin doğal olduğunu vurgulayarak, insanların dikkatli bir şekilde yaşam tarzını sürdürmeleri gerektiğini savundu. Demirtaş, Paris’teki patlamaların ardından insanların inadına sokağa çıktığını hatırlatarak, şöyle konuştu: 

"İzmir özelinde bir düşüş olabilir ama üyelerimizden şu ana kadar çok fazla şikayet gelmedi. Zira hepimiz şu anda kazançlarımızdan çok hayatını kaybedenlere üzülüyoruz, ülkemizin birlik ve bütünlüğünü düşünüyoruz. İnsanlar tedirgin oluyor olmaları da doğaldır. Ancak her türlü önlemin alınmaya çalışıldığını ve alındığını biliyoruz. O nedenle dikkatli olup ama çok fazla endişe içine girmeden normal yaşamımızı sürdürmemiz gerekir. Zaten terörün yapmak istediği bu, insanların yaşam kalitesini bozmak. Biz buna izin vermemeliyiz. Terör olayları Paris’te de meydana geldi, New York’ta da oldu. Terör dünyanın her tarafında ne zaman kimin yapacağı belli olmayacağı yasa dışı bir olay. Buna karşı dik durmalıyız. Nasıl Parisliler yaşadıkları büyük travmanın ardından, ’Biz yaşam tarzımızdan taviz vermeyiz’ diyerek kafeleri doldurup, sinemalara gittiyse bizim de benzer tavır içinde olmamız gerekir. Evet dikkatli olalım ama terörün yaşam tarzımızı değiştirmesine izin vermeyelim."